Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | iskambil oynamak | play cards f. | ||
Tom and Mary often play cards together. Tom ve Mary sık sık birlikte iskambil oynarlar. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Card | ||
İskambil | (bir tür iskambil oyunu) rakibin puan almasını engelleyecek bir kart oynamak | bilk f. |
İskambil | (bazı iskambil oyunlarında) bitirici el oynamak | close f. |
Wagering | ||
Bahisçilik | (bir tür iskambil oyununda) kartla oynanamadığında çiple oyun oynamak | chip f. |